Bir gece daha kalmak istiyorum. Mümkün mü?
- I'd like to stay one more night. Is that possible?
Bu iyi bir kitaptır ama şu daha iyidir.
- This is a good book, but that one is better.
Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir.
- Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.
Eski tekerlekleri yenisiyle değiştir.
- Replace the old tires with new ones.
Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.
- The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
En favori melodilerimden birisi radyoda çalıyordu.
- One of my favorite tunes was playing on the radio.
Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.
- The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
Kimse benim fikirlerimi dinlemek istemiyor.
- No one wants to listen to my opinions.
Onu hiç kimse anlamıyor.
- No one understands that.
Ofiste bir tane satın almak zorundasın.
- You have to buy one at the office.
Pasaportumu kaybettim. Yeni bir tane almak zorunda kalacağım.
- I lost my passport. I'll have to get a new one.
Onun için sadece siz değil aynı zamanda ben de sorumluyum.
- You are not the only one responsible for it, I am too.
Bu kaybettiğim kamera ile aynı tip kamera.
- This is the same type of camera as the one I lost.
Her biri bin dolar ödedi.
- Each person paid one thousand dollars.
Onların her biri o filmi izlemeye gitti.
- Every one of them went to see that movie.
Hiç kimse bu adamlara hakaret etmek istemedi.
- No one wanted to insult these men.
Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
- There were two people in it, one of her girl students and a young man.
Küçük kız kardeşim ve ben çok fazla kovalamaca oynardık. Birbirimizi kovalardık ve kovalayan kişi kovalanana dokunmaya çalışır ve ona Sen ebesin! diye seslenirdi.
- My little sister and I used to play tag a lot. We would chase each other, and the one chasing would try to tag the one being chased and yell: You're it!
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for a man, one giant leap for mankind.